Gelecek Partisi Osmaniye İl Başkan Mustafa Saygılı partisi tarafından hazırlanan Gençlikte Gelecek Modeli Acil Eylem Kalıcı Vizyon Planının detaylarını paylaştı.
Projenin hedefinin Başkan Saygılı, Türkiye’deki gençlerin ihtiyaçlarını, sorunlarını, taleplerini ve Türkiye’nin gençlik konusundaki önceliklerini tespit etmek ve stratejiye dönüşebilecek bir vizyon ortaya koyarak, bu vizyon çerçevesinde çözümler üretmek olduğunu söyledi.
Gelecek Partisi Osmaniye İl Başkan Mustafa Saygılı “Bu doğrultuda uzun bir dönem ülkenin çeşitli bölgelerinde, farklı sosyoekonomik ve sosyokültürel gruplardaki gençleri dinleyerek, gözlemleyerek, sivil toplum kuruluşları ve akademisyenlerle görüş alışverişi içerisinde, ulusal, bölgesel ve küresel ölçekte yapılmış araştırmaları inceleyerek modelimizin çerçevesini belirledik” dedi.
‘GENÇLİKTE GELECEK MODELİ’Nİ OLUŞTURMADAKİ TEMEL AMACI
Başkan Saygılı “Dünyanın çeşitli ülkelerinde ve bölgelerinde gençliğin ve gençlik tabirinin kullanım alanları değişiklik göstermekte. Kimi zaman bir statüyü, kimi zaman bir yaş aralığını, kimi zaman dinamizmi, kimi zaman tecrübesizliği, kimi zaman da zihni ve iradi bir seviyeyi belirtmek amacı ile olumlu ve olumsuz birçok anlamda ve çağrışımda kullanılıyor “gençlik” kavramı.
Türkçe ve kültürümüz bu tanımların birçoğunu kapsadığı gibi, bazı genelleyici örneklerden farklı olarak, alt yaş gruplarını da çeşitli tanımlamalarla gençlik kavramından ayırıyor. Modelimizde ele alacağımız şekliyle “gençlik”, belli bir yaş aralığını oluşturan toplum kesimini ifade ediyor.
Ülkelerin gençlik alanındaki yaklaşımları da oluşturulan ya da zaman içerisinde oluşmuş algılar veya tanımlamalar gibi farklılık gösterebiliyor. Gençlik stratejilerini ele aldığımızda ülkelerin, yönetim yapısı, toplumun iç dinamikleri, imkanlar, ihtiyaçlar ya da çözüm kabiliyetleri çerçevesinde önceledikleri konuların da değiştiğini görüyoruz. Örneğin Fransa’nın gençlik stratejisinde öncelikli çalışmalar, gençlerin özerkliği ile ilgili olurken, Yunanistan’da işsizlik ve istihdam konuları, stratejinin önceliğinde yer alıyor. Ukrayna gençlerin barınma, sağlık, eğitim gibi ihtiyaçlarını stratejisinde öncelerken, Güney Kore, gençlik etkinliklerini, gönüllülük hareketlerini desteklemeyi stratejisi içerisinde ön planda tutuyor.
Bu ülkeler ile beraber incelediğimiz 15 ülke arasında, genç nüfusun toplam nüfusa oranı en yüksek olan ülke, Türkiye. Buna karşın Türkiye’nin gençlik stratejisi geliştirmek ve uygulamak konusunda ihtiyaçlara yeterli ölçüde cevap verdiğini söylemek çok zor.
‘Gençlikte Gelecek Modeli’ni oluşturmadaki temel amacımız, Türkiye’deki gençlerin ihtiyaçlarını, sorunlarını, taleplerini ve Türkiye’nin gençlik konusundaki önceliklerini tespit etmek ve stratejiye dönüşebilecek bir vizyon ortaya koyarak, bu vizyon çerçevesinde çözümler üretmek oldu. Bu doğrultuda uzun bir dönem ülkenin çeşitli bölgelerinde, farklı sosyoekonomik ve sosyokültürel gruplardaki gençleri dinleyerek, gözlemleyerek, sivil toplum kuruluşları ve akademisyenlerle görüş alışverişi içerisinde, ulusal, bölgesel ve küresel ölçekte yapılmış araştırmaları inceleyerek modelimizin çerçevesini belirledik.
Elde ettiğimiz bulgular, tespit edilen ihtiyaçlar ve güncel şartlar neticesinde, oluşturduğumuz modelde gençliğin yaş aralığını 15-35 olarak kabul ettik. Bunun yanı sıra çalışmanın niteliği ve kapsamına göre 25 yaş altı, 30 yaş altı, 35 yaş altı gibi ayrımlar yaptık. İstisnai olarak, günümüz uygulamalarını da baz alarak Genç Çiftçi tanımını 40 yaş altı olarak değerlendirdik.
25 MİLYONU İLGİLENDİREN PROJE
15-35 yaş aralığını düşündüğümüzde ortalama 25 milyon vatandaşımızı doğrudan ilgilendiren bir model çalışması yapmış oluyoruz ki bu da hemen her meseleyi ele almak zorunluluğunu beraberinde getiriyor. Bu bağlamda yapacağımız çalışmada eğitim, sağlık, istihdam, ticaret, ekonomi, hukuk, adalet, çevre, kültür, sanat, turizm, spor, tarım, teknoloji, bağımlılıklar gibi birçok alanda gençliğin ihtiyaçlarını, sorunlarını, taleplerini tespit etmemiz ve her bir alanın gençlik ile kesişme noktalarında birer vizyon ve çözüm ortaya koymamız gerekti. Öyle ki neticesinde 25 milyon gencin sorunlarını çözmek, ülkenin geleceği ile birlikte, bugününü de kurtarmak demekti.
GENÇLIĞIN SORUNLARI: BÜTÜNCÜL YAKLAŞIM
Üç sene önce partimizi kurarken ve parti programımızı oluştururken, ülkenin tüm sorunlarını bir bütün halinde ele almamız, koordinasyon ve eşgüdüm içerisinde çözüm üretmemiz gerektiği bilinci ile hareket etmiştik.
Partimiz kurulduğundan bugüne kadar da birçok alanda geliştirdiğimiz modelleri kamuoyu ile paylaştık ve paylaşmaya da devam ediyoruz. Gençlik ise birçok alanı yatay kesen, hemen her alanla ilgilenen ve hemen her alanı ilgilendiren özel bir grup.
Gençliğin sorunlarını irdelediğimizde, bu grubun sorularının neden tamamen bağımsız değerlendirilemeyeceğini daha iyi anlıyoruz. Örneğin madde bağımlılığı tuzağına düşmüş ve hatta bunun sonucunda intihara meyletmiş bir genci ele alalım. Onu bu durumdan ve bu duruma iten sebeplerden kurtarmak için ve gençlikte bağımlılık sorununu çözmek için neler yapmamız gerektiğine bakalım.
Öncelikle gencin bağımlılıktan kurtulması için yapılması gerekenleri sıralayabiliriz. Etkin ve kalıcı bir tedavi süreci. Tedavi sonrası takip ve sosyal uyumun desteklenmesi.
Ardından gençleri bağımlılığa iten sebeplere bakalım; Psikolojik çöküntü. Gelecek kaygısı. Sosyal ortam. Ailenin ve gencin yeterli bilince sahip olmaması. Maddeye ulaşımın kolaylığı. Maddeye ulaşımın kolaylığını ortadan kaldırmak için birçok kurum ve kuruluşla iş birliği yapılarak önleyici tedbirler alınmalı, sosyal çevre, aile ve genç bilinçlendirilmeli.
Peki ya diğer sebepler? Psikolojik çöküntü ve gelecek kaygısını doğuran sebeplerine bir bakalım; Özgürlüklerin kısıtlanması. Güven duygusunun kaybedilmesi. İşsizlik ve ekonomik yetersizlik. Ümitsizlik ve çaresizlik. Özgürlük ortamının ve güven duygusu oluşmasının ülkedeki siyasal sistem ve yönetimle, hukuk ve adalet sistemi ile doğrudan ilintili olduğunu biliyoruz. İşsizlik ve birey olma ihtiyacını karşılamayacak ölçüde ekonomik yetersizliği ve bu durumun uzun süredir devam etmesinin doğurduğu ümitsizlik ve çaresizliği ele alalım.
İşsizliğin iki temel sebebi, gençlerin kendi işlerini kuramıyor oluşu ve genç istihdamının yeterince artmaması.
Bunların sebepleri ise; Ekonomik kriz ve istikrarsızlık. Mesleki yetersizlik. Mesleki yetersizliğin sebebi eğitim sistemimiz. Gerek orta öğretimin gerek yüksek öğretimin güncel ihtiyacı karşılayan, nitelikli eğitimöğretimden uzak oluşu.
Ekonomik krizin, istikrarsızlığın ve ülke ekonomisine güvensizliğin sebepleri ise; Kötü ekonomi yönetimi. Kaynakların yanlış kullanımı. Güvenli yatırım ortamının kaybolması. Kötü ekonomi yönetimini doğuran ana faktör, atamalar ve görevlendirmelerde liyakat esası yerine, yakın ve akraba kayırmacı zihniyetin yaygınlaşması. Kaynakların yanlış kullanılmasında da kötü yönetimin etkisi olduğu kadar, yolsuzlukların ve haksız kazanç elde edenlerin payı söz konusu.
PEKİ YA GÜVENLİ YATIRIM ORTAMI NEDEN YOK?
Tüm bunlara ek olarak bu ortamın oluşmasının önündeki en büyük engeller yargı bağımsızlığına olan inancın kaybolması, Merkez Bankası, BDDK ve SPK gibi bağımsız kuruluşların, bağımsızlık ilkesinden koptuğunun düşünülmesi ve nihayet bütün bu ortama zemin hazırlayan “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi”.
Bu örnekten geldiğimiz noktada bir gencin sadece bağımlılık sorununu çözmek için, sağlık, asayiş, eğitim, işsizlik, ekonomi, adalet gibi birçok sorunu ele almak ve çözmek gerektiğini ve nihayet bunların çözülmesi için de demokratik bir yönetim sisteminin inşa edilmesi gerektiğini görüyoruz.
Özetle bir gencin ya da gençliğin temel sorunlarını çözmek için, ülkenin sorunlarını çözmek ile paralel ilerleyen bütüncül bir süreç izlenmesi gerektiğini anlıyoruz. Modelimizde ele alacağımız konu başlıkları ise, her konuda atılacak genel adımlara ek olarak, bu süreçte gençlerin sorunlarını en verimli ve hızlı çözebileceğimiz perspektifte, gençlik özelinde yapılması gereken ek düzenlemeler, teşvikler, alınması gereken tedbirler doğrultusunda, öncelikli gördüğümüz ve temel çözüm felsefesini belirlediğimiz alanlardan oluşuyor. Bu alanların oluşmasında izlediğimiz yol, bir gencin ihtiyaçlarını ve taleplerini en temel düzeyde özetleyebileceğimiz kavramı tespit ederek, bu kavramdan hareketle öncelikli ihtiyaç ve alanların belirlenmesi oldu. Peki nedir bu kavram? Genç ne ister?
GENÇ NE İSTER: ONURLU BIR YAŞAM
Parti Programımız “Siyasetimizin temeli insan onurunu korumak ve yüceltmektir. İnsanı ve onurunu varoluşumuzun temeli, diğer bütün unsurları bunun için birer araç olarak görüyoruz. Partimiz bugün yaşadığımız ve ileride karşılaşacağımız bütün sorunlara ve meydan okumalara insan onuru temelinde çözümler üretecektir.” İfadeleri ile başlıyor. Bu perspektifte gençlik için de hedefleyeceğimiz ve gençlerin taleplerini tek kavramda özetleyebilecek ifadenin “onurlu bir yaşam” olduğunu düşünüyoruz.
Gençler, özgürlüklerinin kısıtlanmadığı, eşit fırsatta kaliteli eğitim alabildikleri, potansiyellerini ortaya koyabildikleri, kabiliyetleri ve eğitimleri doğrultusunda iş bulabildikleri/kurabildikleri, bunun neticesinde elde ettikleri maddi kazanç ile ekonomik bağımsızlık ve refaha ulaşabildikleri, dolayısıyla onurlu hayat standartlarına erişebildikleri bir ortam istiyor.
Eylem planımızı oluştururken, bu ortamın ülkemizde tesisini sağlayacak olan çözümleri, temel ilkeler çerçevesinde belirlediğimiz hedefler doğrultusunda ortaya koyduk.
İLKELER VE HEDEFLER
Parti programımızda yer alan birçok ilkeden yola çıkarak, eylem planımızı beş temel ilke üzerine inşa ettik; 1. İnsan hak ve özgürlükleri. 2. Fırsat eşitliği. 3. Katılımcılık ve kapsayıcılık. 4. Bilimsel ve teknolojik/dijital dönüşüm. 5. Milli ve evrensel değerlerin uyumu. Bu ilkeler ışığında ihtiyaçları altı temel alanda kategorize ederek, eylem planımızı, bu alanlarda ayrı ayrı benimsediğimiz fikirler ve belirlediğimiz yaklaşımlar doğrultusunda kaleme aldık.
TEMEL YAPISAL VE KURUMSAL REFORMLAR
Türkiye’de gençlik alanında atılması gereken öncelikli adımların; gençlik tanımının hak ve özgürlükler perspektifinde yeniden yapılması ve bu tanımdan yola çıkarak genç haklarının anayasal zemine oturtulması, bu çerçevede çıkarılacak gençlik yasası ile uygulamaların belirlenmesi ve yasal güvence altına alınması, tüm bunların neticesinde oluşan sistemin koordinasyonunun tek bir kurum çatısı altında toplanması olduğunu düşünüyoruz.
Mevcut hali ile gençlerin sorunlarını tespit etmede, çözüm üretmede ve uygulamada yetersiz kalan Gençlik ve Spor Bakanlığı’nı ayırarak, gençlerin her alanda ihtiyaç ve sorunlarını tespit ve takip edip, bunların çözüme ulaştırılmasını koordine ve organize edecek bir yapıda Gençlik Bakanlığı kurulmasını hedefliyoruz. Eylem planımızdaki hemen her madde bu temel reformlar doğrultusunda tasarlandı ve Gençlik Bakanlığı, hedeflerimizin önemli bir kısmının hayata geçirilmesinde ana sorumlu olarak yer aldı. Bu bağlamda yapacağımız bir önemli düzenleme de bütün bu hedeflerin gerçekleşmesinde mali hizmet sağlayacak olan Gençlik Bankası’nın kurulması. Gençlik Bankası dijital ve şubesiz bankacılık sistemiyle, tüm gençlik destekleri ve teşviklerini bir arada toplayan, burslar, krediler noktasında gençlerin ana muhatabı olacak bir yapıda düzenlendi.
Bir diğer temel konu da son dönemde üzerinde bir dizi değişiklik ve düzenleme yapılan fakat eşitlik, sosyal hayat, hak ve özgürlükler çerçevesinde tatmin edici bir sisteme kavuşturulamayan zorunlu ve bedelli askerlik uygulamaları. Eylem planımızda yer alan hedeflerimiz, zorunlu ve bedelli askerlik sistemlerini düzenleyerek, zorunlu temel askeri eğitim modeli ile günün ve geleceğin koşulları ile uyumlu, kalıcı ve sağlam bir zemine oturtmak yönünde.
EĞITIM: MESLEKI VE ZIHNI FORMASYON
Türkiye’nin kangren olmuş alanlarından biri de maalesef eğitim. Gençlerin en temel haklarından biri olan eğitim hakkını, kaliteli eğitim ve eğitimde fırsat eşitliği bağlamında ele alıyoruz. Bu iki hedefin yerine getirilebilmesi için de eğitim sistemimizde, alanımız açısından gerek orta öğretimde gerek yüksek öğretimde birçok düzenleme ve yenilik yapılması gerektiğini düşünüyoruz. “Sınavlar sistemi yerine Eğitim Sistemi” Orta öğretimde öncelikli amacımız, gencin yoğun bir müfredatın yanında çok yoğun bir tempo ile sınavlara hazırlandığı, hayatın okul dışı neredeyse hiçbir alanda aktif olamadığı; kişiliğinin oturduğu, sosyal ve öz farkındalık kazanması, kendini keşfetmesi, sosyal çevre ile ilişkilerini pekiştirmesi, yeteneklerini ve potansiyelini geliştirmesi gereken kritik yaşlarda, yalnızca sınav ve sınavlar odaklı yaşamak zorunda kaldığı sistemi revize ederek; gence, etkin bir rehberlik süreci eşliğinde, psikolojik ve sosyal derslerin, temel kültürlerin, yenilikçi alanların öğretildiği, gerçek anlamda eğitim sistemi niteliğinde bir yapı inşa etmek. Öte yandan orta öğretimde öğrenim gören gençlerin mesleklere, alanlara, bölümlere bakış açılarının, bölümün puanı doğrultusunda olduğunu, bölüm puanlarının da iş garantisi ile orantılı olduğunu görüyoruz. Orta öğretimdeki gençlerin meslekler, alanlar ve bölümler ile ilgili yeteri kadar bilgilendirildiği, hayatları boyu icra edecekleri meslekleri, yetenekleri ve ilgileri doğrultusunda seçtiği bir yönlendirme ve rehberlik süreci hedefliyoruz.
Günümüzün bir diğer sorunu ise mesleki ve teknik eğitim veren orta öğretim kurumlarının kalitesi ve tercih edilebilirliği. İş dünyasında bu kurumlardan mezun olan gençlere ne denli ihtiyaç duyulduğunu biliyoruz. Mevcut arzın, talebi nitelikli şekilde karşılamadığını görüyoruz. Bu çerçevede meslek liselerini cazip kılmak, buralardan mezun olan gençlerin bir başka diplomaya ihtiyaç duymadan iş hayatına katılımını sağlamak da temel amaçlarımız arasında.
Eylem planımızda özellikle son birkaç yılda birtakım mecburiyetlerle de yaygınlaşan çevrimiçi eğitim sisteminin de günün ve geleceğin koşullarına göre, fırsat eşitliği ilkesi perspektifinde değerlendirdik. “Diploma yerine: Öğrenme” Gençliğin şüphesiz en önemli konularından biri yüksek öğretim. Türkiye’de ise yüksek öğretim, ideal işlevini gerçekleştirmekten çok uzakta.
Eylem planımızda üniversitelerin bilim yuvalarına dönüşmesini amaçlayan yeniliklere ve düzenlemelere yer verdik. Bunlardan en önemlisi şüphesiz YÖK’ün kaldırılması. Güncel ihtiyaca cevap veremediğini düşündüğümüz ve temelinde birtakım problemler barındıran bu kurumun yerine kurulacak yeni kurum ve kuruluşlar koordinasyonunda üniversitelerin akademik ve fiziki kalitelerine ilişkin kriterlerini belirleyerek, denetlemeyi hedefliyoruz.
Öte yandan Türkiye’de üniversite, fakülte ve bölüm enflasyonunun doğurduğu olumsuz sonuçların bilincinde olarak; üniversitelerin, fakülte ve bölümlerin sayısını artırmak yerine, mevcudun kalitesini artırmayı önceliyoruz.
Üniversitelerin dijital dönüşümünün sağlanmasını gerek örgün gerek açık ve uzaktan eğitim sistemlerinin günün ve geleceğin ihtiyaçlarını karşılayacak nitelikte yeniden tasarlanmasını hedefliyoruz. İlgili hedeflerde temel amacımız üniversitelerin bilim üreten birer merkez haline gelmesinin yanında, gençlere yalnızca diploma veren değil, alanlarında yeterlilik kazandıran, onları sosyal hayata ve iş hayatına tam anlamıyla hazırlayan bir yapıya kavuşması. “Her üniversite öğrencisine asgari ücretin yarısı tutarında burs” Yüksek öğrenim kurumlarında öğrenim gören gençlerin şüphesiz en yaygın sorunu ekonomik zorluklar. Özellikle ailesinden ayrılarak başka bir şehirde öğrenim gören gençlerin barınma, beslenme ve ulaşım konularında yaşadıkları sıkıntılar günbegün artmakta. Eylem planımızda reform niteliğinde adımlar atarak bu sorunları kalıcı bir şekilde ortadan kaldırmayı hedefliyoruz. Mevcut bursların bir öğrencinin barınma, beslenme ve ulaşım ihtiyaçlarını karşılamaktan uzak olduğu gerçeğinden hareketle, burs miktarını asgari ücretin yarısı olarak sabitledik.
İSTIHDAM VE KARIYER PLANLAMASI: ONURLU BIR HAYAT STANDARDI
Eğitim konusunda hedeflediklerimizin ardından, gençler için en önemli aşamalardan biri olan “ekonomik özgürlüklerini” tesis edecekleri, kariyerlerini inşa edecekleri ve onurlu bir yaşamın sürdürülebilirliği için çalışırken, ülkemize de katma değer sağlayacakları, işsizliğin yegâne çözümü olan, istihdam ve girişimcilik konularındaki yaklaşımımızı ve hedeflerimizi ortaya koyduk.
“Türkiye’nin beka sorunu: Genç İşsizlik ve Genç Göçü” Maalesef son birkaç yılda Türkiye’de genç işsizlik rekor üstüne rekor kırıyor. İşsiz bir gencin aile kurması, hayat kurması, hayal dahi kurması çok zor. Hal böyle olunca gençler hem psikolojik bir çöküntü yaşıyor hem de bu durumdan bir çıkış yolu olarak yurt dışında iş bulmanın, yurt dışında yaşamanın yollarını aramaya başlıyor. Nihayetinde genç nüfus ülkemizin lokomotif gücü olabilecek iken ciddi ve çözümü acil bir sorun haline geliyor.
Eylem planımızda gençlerin iş bulmakta yaşadıkları zorlukları ve dezavantajlarını ortadan kaldırabilecek mahiyette işvereni, istihdam artışına gittikleri takdirde genç istihdamına teşvik edici ve yönlendirici destekler hazırlayarak, işsizlik problemini çözmeyi amaçladık. Bu problem her ne kadar ülke ekonomisi ile doğrudan bağlı olsa da gençlere yönelik pozitif ayrımcılık ile mevcut durumda bu soruna hızlı bir çözüm, ülke ekonomisi düzeldikçe de kalıcı bir çözüm haline gelecek düzenlemeler yaptık.
Bu düzenlemeler çerçevesinde, iş bulabilmiş gençlerin de onurlu bir hayat standardına ulaşabilmesini amaçlayarak, çalışma şartlarının iyileştirilmesine yönelik adımlar planladık. “Mülakat gidecek, liyakat gelecek” Bir diğer iş alanı olan kamu istihdamında son yıllarda adaletsizliğin, yakın ve akraba kayırmacılığının tavan yaptığını üzülerek görüyoruz.
Gençlerin umudunu kıran, hakkını çiğneyen ve öfkesini çeken bu düzenin en sert dişlisi maalesef mülakat sistemi. Genel manada sözlü sınav anlamına gelse de ülkemizde torpil sisteminin bir diğer ifadesi haline gelen mevcut mülakat sistemini kaldırarak; kamu alımlarını objektif, şeffaf ve hukuken itiraz edilebilir sınavlar neticesinde yapmaya yönelik düzenlemeler ile gençlerin adil şartlarda kamu istihdamında yer alabilmesini hedefledik. “Çoklu istihdam fırsatı: Genç Girişimcilik” İşsizlik ile mücadelenin bir diğer ayağı ise girişimcilik. İş kurmak isteyen gençlerin, fikirleri, projeleri, kabiliyetleri olsa dahi ekonomik yetersizliklerden dolayı gerekli adımları atamadıklarını görüyoruz.
Bu bağlamda genç girişimciliği teşvik edici, kolaylaştırıcı düzenlemeler yaparak gençlerin iş kurmalarını ve yeni istihdam alanları oluşturmalarını hedefleyen destekler planladık. Ülkemizin bir diğer stratejik probleminin de gıda, tarım ve hayvancılık alanlarında son yıllarda yaşanan gerileme olduğunu düşünüyoruz. Ülkemizin mutlak surette bu alanlarda kendi kendine yetebilen bir ülke olması gerektiğini ve bunu gerçekleştirmek için de gereken tüm olanaklara sahip olduğumuzu düşünüyoruz.
Gıda, tarım ve hayvancılık alanlarında yaşanan gerilemenin bir sebebinin de ekonomik şartlar neticesinde gençlerin bu alanlardan uzaklaşması olduğunu görüyoruz. Eylem planımızda gençlerin bu alanlara yeniden yönelmesi hedefiyle, bunu engelleyen, eğitimsizlik, sigortasız çalışma, kırsal alandaki sosyal donatı ve teknolojik altyapı yetersizliği ve üretim maliyetlerinin yüksekliği gibi konuları ele alarak bu problemleri azaltıcı düzenlemeler yaptık. “Gençlerin öncülüğünde dijital dönüşüm” İşsizliği azaltmak hedefi ile yaptığımız düzenlemelerin yanında, gençleri üretime yönlendirmeyi amaçlayarak, genç sanayicilere yönelik kolaylaştırıcı ve teşvik edici destekler planladık.
Üretimi teşvik eden çalışmalarla beraber günün ve geleceğin yüksek teknolojilerini ve stratejik sektörleri destekleyerek, gençlerin bu alanda kendilerini geliştirmelerini, girişimlerini ve istihdamlarını mümkün kılıcı, katma değeri yüksek alanlarda çalışmaya ve iş kurmaya yönlendiren ek teşvikler planladık. Burada gençlerin daha nitelikli ve daha yüksek kazançlı alanlara yönelmesini amaçlarken, ülkemizin de bu alanlarda dönüşüm ve ilerleyişinin esasen gençler aracılığı ile olabileceği gerçeğini göz önünde bulundurduk.
SOSYAL HAYATA KATILIM
Toplumun temel yapı taşı ve neslin devamlılığını sağlayıcı en önemli unsur olarak aile kurumunun son dönemde ülkemizde ciddi ölçüde zedelendiğini görüyoruz. Evlilik yaşının artışı, evlilik oranındaki düşüş, evliliklerin sürdürülebilirliğinin azalması bu konudaki dejenerasyonu ortaya koyuyor. Eylem planımızda gençlerin aile kurumu hakkında bilinçlenmesini, evlilik öncesi süreçlerin sağlıklı ilerleyişini ve aile içi iletişimin güçlendirilmesi odaklı rehberlik sürecinin etkin bir şekilde işletilmesini hedefledik. Öte yandan aile kurmak isteyen gençlerin önlerinde en büyük engel olarak gördüğümüz ekonomik yetersizliklerin giderilmesi amacı ile evlilik destekleri planladık.
Aile kurmuş gençler için, aile içi şiddetin önüne geçmek ve aile kurumunun devamlılığını sağlamak amacı ile takip ve destek mekanizmaları düzenledik. Aile kurmuş gençlere tanımladığımız çeşitli destekler ile çiftlerin, onurlu hayat standardını yakalayabilmelerini hedefledik. Çocuk sahibi olan gençlerin temel masrafları karşılayabilmeleri ve çocuklarının sağlıklı gelişimini sağlayabilmeleri amacı ile de çocuk bakım destekleri hazırladık.
Eylem planımızda, bu hedeflere yönelik düzenlemelerin yanı sıra, nihai hedef olarak belirlediğimiz dezavantajları ortadan kaldırıcı teşvikler ile dezavantajlı ve engelli gençlerin sosyal hayata, eğitim ve iş hayatına katılımını sağlayıcı teşvik, destek ve takip mekanizmaları planladık.
“Demokratik ve sivil katılım” Sosyal katılımın en önemli unsurları içerisinde şüphesiz sivil toplum ve gönüllülük faaliyetleri de yer alıyor. Son yıllarda ülkemiz gençlerinin belirli konularda duyarlılığının artmasına karşın birçok konuda duyarlılıklarının azaldığını gözlemliyoruz. Öte yandan sivil toplum faaliyetlerine ve siyasete katılım, gençler için git gide uzak bir düşünce haline geliyor. Sivil toplum faaliyetlerinde gönüllü olan gençler ise bu alanda verilen desteklerin yetersizliği sebebiyle, planladıkları faaliyet ve projeleri gerçekleştirmekte zorlanıyor.
Öte yandan araştırmalar, genç nüfusta git gide demokratik katılımın düştüğünü, yeni seçmen kitlesinin oy kullanma oranının ülke ortalamasının neredeyse yarısında kalabileceğini öngörüyor. Tüm bu sorunları ele alarak eylem planımızda, gençleri bilinçlendirici ve yönlendirici çalışmaların yanında, gençlik sivil toplum kuruluşlarına ve faaliyetlerine verilen destekleri artırıcı, bu desteklerin dürüst kullanımı adına nitelikli tedbirler alan, gençlerin ve özellikle yeni seçmenin oy kullanma bilincini artırıcı, gençlerin siyasete katılımdaki dezavantajları azaltıcı düzenlemeler planladık.
Öte yandan gençlerin yurt içi ve yurt dışı seyahatlerini kolaylaştırıcı, farklı kültürleri tanımalarını teşvik edici birtakım destekler ile gençlerimizin uluslararası etkileşimden faydalanmalarını sağlayacak entegrasyon çalışmalarını planlamakla beraber, öz kültürümüzü gençlere tanıtıcı organizasyonlar ve uygulamalar tasarladık. “Ve nihayet…” Gençleri, yalnızca yarınların inşasında değil, bugünün Türkiye’sinde ana unsur olarak ele aldığımız, hak ve özgürlükler ekseninde kapsayıcı, bilimsel ve teknolojik gelişmeler ışığında fırsat eşitliğini gözeten, milli ve evrensel değerlerin ahenk içinde harmanlandığı acil eylem planımızı tamamladık” dedi. Gelecek Partisi Osmaniye İl Başkanlığı